Türkiye’de enflasyonun düşüp düşmeyeceği merak konusu. Çift haneli düzeylerde olan enflasyonun ne vakit tek hanelere düşeceğini bilmek istiyoruz. Herkesin bu bahiste farklı iddiası var. Kimi uzmanlar 2026 yılı sonunda tek hanelere düşüleceğini öngörüyor. Pekala bu bahiste yapay zeka ne diyor, bir de onu dinleyelim…
Türkiye’de enflasyonun düşüp düşmeyeceği merak mevzularından biri.
Ekonomistler, uzmanlar, memleketler arası kuruluşlar ve hükümet enflasyonun düşmesi konusunda açıklamalar yapıyor. Herkesin farklı öngörüsünün olduğu enflasyonla ilgili yapay zekanın da bir fikri var elbette.
Önce Merkez Bankası ne öngörüyor bakalım.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), son yayımladığı Enflasyon Raporu’nda, orta vadeli gaye olarak %5 seviyesini koruyor. Fakat bu amaca giden yolun epeyce kademeli olacağı belirtiliyor. TCMB, 2026 yılı sonunda enflasyonun %9 düzeylerine kadar düşmesini öngörüyor. Bu da, birinci sefer tek haneli enflasyon maksadının 2026 sonunda gerçekleşebileceğine işaret ediyor.
Tabii bu iddialar birçok şeye bağlı.
Bu kestirimler, sıkı para siyasetlerinin sürdürülmesi, bütçe disiplininin korunması ve iç talebin dengelenmesi üzere varsayımlara dayanıyor. Fakat raporda, global emtia fiyatları, döviz kuru oynaklığı ve iç siyasetlerin kararlılığı üzere faktörlerin bu süreci hızlandırabileceği ya da yavaşlatabileceği de vurgulanıyor.
Hükümet de birtakım öngörülerde bulunuyor.
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, daha evvel yaptığı açıklamalarda, enflasyonun 2026 yılı sonunda tek haneye düşmesini beklediklerini lisana getirmişti. Lakin Nisan 2025’te yaptığı şimdiki bir değerlendirmede bu gayenin biraz ötelenebileceğine işaret etti:
“Enflasyonun 2026’da %10’lu düzeylere, 2027’de ise tek hanelere gerilemesini bekliyoruz.”
Bu açıklama, hükümetin enflasyonla çabada kararlı olduğunu lakin sürecin daha uzun vadeli planlamayı gerektirdiğini ortaya koyuyor.
Uluslararası kuruluşlar ne düşünüyor sanki?
Türkiye’nin enflasyon sürecini sırf lokal kurumlar değil, global yatırım ve tahlil şirketleri de yakından takipte. Örneğin JPMorgan, 2025 yılı sonunda Türkiye’de enflasyonun %26 düzeylerinde olacağını, 2026’da ise besbelli bir düşüş yaşanacağını öngörüyor. Öteki kuruluşlar da emsal biçimde 2026 sonunda yahut 2027 başında tek haneli enflasyonun mümkün olabileceğini lisana getiriyor.
Bunlar birer varsayımdan ibaret elbette.
Bu iddialar, iktisattaki yapısal ıslahatlara, siyasi istikrara ve global ekonomik ortamın destekleyici olmasına bağlı.
Yapay zeka ise biraz daha gerçekçi bir takvim öngörüyor.
Yapay zekanın mevcut dataları tahlil etmesi, geçmiş tecrübeleri modellemesi ve şimdiki varsayımları bir ortaya getirmesiyle ortaya çıkan tablo şu formda özetlenebilir:
-
Enflasyonun kısa vadede tek hanelere inmesi sıkıntı görünmektedir.
-
2025 yılı, dezenflasyon süreci açısından kritik bir eşik olacaktır. Bu süreçte siyaset faizleri, kur istikrarı, güç fiyatları ve global gelişmelerin tesiri dikkatle izlenecektir.
-
Tüm kurallar istikrarlı halde ilerlerse, 2026 yılı sonunda %9 civarında bir enflasyon mümkün olabilir.
-
Ancak daha temkinli bir bakış açısıyla, 2027 yılının birinci çeyreğinde tek haneli enflasyon maksadı daha gerçekçi kabul edilmektedir.
Sonuç olarak, yapay zekâya nazaran karşılık net!
Hedefe ulaşmak mümkün, fakat kısa vadede değil — dikkatli, sabırlı ve disiplinli bir süreçle. Enflasyonla uğraş, sırf faiz artışlarıyla değil; üretim, tüketim, dış ticaret ve kamu maliyesi üzere birçok alandaki bütünlüklü siyasetlerle muvaffakiyete ulaşabilir. Türkiye’nin 2026 yahut 2027 yılında tek haneli enflasyona ulaşması, iktisat idaresinin kararlılığına ve dışsal şoklara karşı dayanıklılığına bağlı.
